Esin KOCA ÖZSOY
Kitap Tanıtımı : "Tüketim Toplumu" isimli kitabı Esin KOCA ÖZSOY tanıttı. (06 Nisan 2007)
Adı :Tüketim Toplumu
Yazar :Jean Baudrillard
Yayınevi :Ayrıntı
Yorumlayan :Esin KOCA ÖZSOY
www.ayrintiyayinlari.com.tr
Niçin Okuyasınız?
"Çağımız tüketim toplumu ve bizler bu sistemde tükettiğimiz ölçüde varız." Üniversite dördüncü sınıfta bitirme tezimin iki cümleyle özeti buydu. "Tüketim Toplumu ve Yabancılaşma" adlı tezimde kitaplarından alıntı yaptığım Jean Baudrillard'ın 06 Mart 2007'de öldüğünü öğrenince bu eseri sizlere tanıtmayı bir zorunluluk olarak gördüm. Yüzyılın son filozofu olarak bilinen ve bir çok esere imza atmış bu kişiyle tanışmanızı tavsiye ederim.
Kitaba Dair...
Baudrillard bu kitapta tüketim toplumu olarak tüm gelişmiş Batı Toplumlarını irdeliyor. Eskiden varolan sınıfsal ayrımlar yerini büyük şirketlerce teşvik edilen bastırılamaz arzulara bırakmakta ve bu da yepyeni bir toplumsal hiyerarşi oluşturmaktadır. Burada hangi sınıftan olursan ol tüketmek büyük bir amaçtır ve maalesef bu dünyada tüketmek ulaşılması gereken bir erdemmiş gibi lanse edilmektedir. Kimliklerin gerçek olmayan ihtiyaçlarla manüple edildiğini varsayarak ütopyalar kurmanın ve politika yapmanın anlamsızlığına işaret etmiştir. "Simülasyon" ve "Hiper Gerçeklik" kavramlarını felsefe ve sosyoloji literatürüne sokan Baudrillard, aynı zamanda 'Tüketim Toplumu' kavramının da isim babasıdır. Bireyler tasarruf yaparak değil sistemin ürünlerini tüketerek sisteme hizmet ederler. Sistem ise daha fazla tüketiciye ihtiyaç duymaktadır. Bedenlerimizi Duygularımızı ve fikirlerimizi birer meta olarak kullanan bu sistem toplumsal anlamda büyük bir tahribata neden olmaktadır.
Toplumsal çözümlemeleri yeni kavramlarla açıklamaya çalışan Baudrillard'ın düşünceleri hala tartışmalar yaratmaktadır. Üzerinde düşünülmeye değer bir yapıt. Keyifli Okumalar.
Kitapta Beni Etkileyen Satırlar...
Tüketim tplumu aynı zamanda tüketimin öğrenilmesi toplumu, tüketime toplumsal bir biçimde alıştırılma toplumudur; yani yeni üretim güçlerinin ortaya çıkmasıyla ve yüksek verimlilik taşıyan ekonomik bir sistemin tekelci yeniden yapılanmasıyla orantılı yeni ve özgül bir toplumsallaşma tarzıdır.
Modern insan hayatını giderek daha az emek içinde üretimle, ama giderek daha fazla kendi ihtiyaçlarının ve refahının üretimi ve sürekli yenilenmesiyle geçirir.
Modern insan tüketimci potansiyalliklerinin ve kapasitelerinin tamamını seferber edecek şekilde kendisini hazırlamak zorundadır. Eğer bunu unutursa kendisine mutlu olmama hakkına sahip olmadığı kibarca ve ısrarla hatırlatılır. Dolayısıyla modern insanın edilgin olduğu doğru değildir: Modern insanın sergilediği ve sergilemek zorunda olduğu sürekli bir etkinliktir. Aksi halde modern insan sahip olduğuyla yetinmek ve toplumdışı olmak tehlikesine doğru hızla yol alacaktır. |