26.12.2024, Perşembe
 
 
ENGLISH    
 
ANASAYFA
HAKKIMIZDA
ÜRÜNLERİMİZ
PAYDAŞLIĞIMIZ
ÖDÜLLERİMİZ
REFERANSLARIMIZ
İNSAN KAYNAKLARI
BİZE ULAŞIN


Kullanıcı Adı :
Şifre :
 
Untitled Document
PAYDAŞLIĞIMIZ - AKLIN YOLU

Sibel KUTMAN

Görüş : DOLUCA Pazarlama Direktörü Sibel KUTMAN sorularımızı yanıtladı. (1 Şubat 2004)

 

Ülkemizde alkollü içecek sektörünün içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sektörde Doluca’nın yeri nerede?

Alkollü içecek sektöründe son yıllarda yatırımların ve ilginin arttığını görüyoruz. Birçok uluslararası firma Türkiye pazarına girdi, Türk üreticilerin sayısı artmaya başladı, pazarda varolan üreticiler de yatırımlarını arttırdı. Ancak alkollü içecek sektörünün Türkiye’de gelişmesindeki en büyük engellerden biri vergiler. 2003 yılında bira ve diğer alkollü içecekler için litre başına 1.000.000 TL asgari vergi uygulaması getirildi. Şarabın %63.3 oranında bir ÖTV’si var ve bu kadar yüksek bir oran başka bir ülkede bulunmuyor.

Biz de bir yandan bağcılık, tesis ve teknoloji, yeni ürünlere ilişkin Ar-ge çalışmaları ve insan kaynaklarına yönelik yatırımlarımıza devam ederken bir yandan da pazarlama faaliyetlerimizde şarap kültürünün geliştirilmesi ve tanıtımına büyük önem veriyoruz. Doluca gerek Pazar payı gerekse de şarap sektörü adına yaptığı yatırımlar ile sektörün önde gelen firmalarındandır.

Alkollü içecek sektöründe son yıllarda yatırımların ve ilginin arttığını görüyoruz. Birçok uluslararası firma Türkiye pazarına girdi, Türk üreticilerin sayısı artmaya başladı, pazarda varolan üreticiler de yatırımlarını arttırdı. Ancak alkollü içecek sektörünün Türkiye’de gelişmesindeki en büyük engellerden biri vergiler. 2003 yılında bira ve diğer alkollü içecekler için litre başına 1.000.000 TL asgari vergi uygulaması getirildi. Şarabın %63.3 oranında bir ÖTV’si var ve bu kadar yüksek bir oran başka bir ülkede bulunmuyor. Biz de bir yandan bağcılık, tesis ve teknoloji, yeni ürünlere ilişkin Ar-ge çalışmaları ve insan kaynaklarına yönelik yatırımlarımıza devam ederken bir yandan da pazarlama faaliyetlerimizde şarap kültürünün geliştirilmesi ve tanıtımına büyük önem veriyoruz. Doluca gerek Pazar payı gerekse de şarap sektörü adına yaptığı yatırımlar ile sektörün önde gelen firmalarındandır.

2002 yılından beri Merlin’le birlikte satış sürecinizi yeniden yapılandırıyorsunuz. Bu çalışmalardan ne gibi yararlar sağladınız?

Doluca Bağcılık ve Pazarlama A.Ş. 1.1.2003 tarihinden başlayarak Genel Merkez’de SM Head Office ve tüm bölge organizasyonlarında SM Back Office Şatış Yönetim Sistemini kullanmaya başlamıştır.
Satış aktivitesinin sistematik olarak SM satış yönetim sistemi altında izlenmeye başlanması ile Doluca Bölge Depo’larında;

-Tüm Satış ve Tahsilat hareketleri belgelere dayalı olarak gerçekleştiği noktada kayıt altına alınmaya başlandı,
-Satış organizasyonunun bölgesel olarak ürün dağıtım (rut) verimliliği takibedilebilir hale getirildi,
-Kategorik olarak bölgesel müşteri verimliliği takibedilebilir hale getirildi,
-Bölge depolarının ürün stokları günlük olarak takibedilebilir hale getirildi,
-Cari Hesap Satış ve tahsilat aktivitesi günlük olarak takibedilebilr hale getirildi,
-Genel Merkez ve Bölgelerde Stok, Satış ve Tahsilatın günlük takibi için harcanan zaman ve emek en alt düzeye indirildi.

Son yıllarda ülkemizde şarap üretimine ilgi artmış durumda. Bunun nedeni nedir? Bu artışın size etkisi ne oldu?
Son yıllarda Türkiye’de şaraba olan ilginin artmasıyla birlikte sizin de belirttiğiniz gibi bu alana yönelik gerek amatör gerek profesyonel anlamda girişimler de arttı. Bunun daha da artabileceğini düşünüyoruz. Özellikle butik üreticilerde bir artış olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Dünya şarap üretiminde Türkiye’nin payı %o2. Halbuki, Türkiye, dünyada en fazla bağ alanına sahip 5. ülkedir. Yetiştirilen üzümlerin % 98.5’i sofralık kategorisine girmekte ve şarap yapımında kullanılmamaktadır. Yani Türkiye’de esasında şarap üretimi anlamında çok büyük bir potansiyel var. Tüketim ve üretim birbiri ile doğru orantılıdır. Bu yüzden hem üretim hem de tüketim anlamında bir artışın olması bizi mutlu ediyor. Yatırımlarımızı da bu doğrultuda yapmaya devam ediyoruz.

Bize yeni ürününüz Karma’dan söz eder misiniz?

Doluca olarak, 1990’lı yılların sonunda tüm bilgi, hammadde ve deneyimlerimizi harmanlayacağımız yeni bir arayışa girdik. Asil üzüm türleriyle ilgili son yıllarda edindiğimiz deneyimleri, en kaliteli yerel üzüm cinslerinin terroir özellikleri hakkında sahip olduğumuz bilgi birikimiyle bir araya getirdik. Bu deneyimlerin ışığında ideal kupajları elde edebilmek için, Mürefte ve civarındaki kendi bağlarımızdan elde edilen Cabernet Sauvignon, Merlot ve Gamay üzüm cinsleriyle, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yüzlercesi arasından belirlenen birkaç yöreden, özellikle bu kupajlar için uyumlu, özgün karakterli Boğazkere ve Öküzgözü üzümlerini tercih ettik ve harmanladık. İdeal tadı bulana kadar birçok mikro deneme gerçekleştirdik. Denemelerin her birini 225 litrelik Fransız meşe bariklerde yıllandırdık ve gelişimlerini gözlemledik. Her bir kupaja göre fıçıların ideal yaşına, yanıklık derecesine ve kupajların yıllandırılma sürelerine karar verdik. İdeal dengeye sahip, yıllandıkça karakteri zenginleşen denemeleri ayırdık ve bu denemelerden dünya şarapçılığında önümüzdeki yıllara damgasını vuracağına inanılan füzyon akımının Türkiye’deki ilk örneklerini ürettik. 2002 yılında bu özel seri için isim arayışlarına başladık. 1990 yılların başında başlayan bütün bu süreç 2004 yılında KARMA serisi olarak karşımızda. KARMA serisindeki tüm şaraplar kendilerine has özellikleri ile dikkat çekiyor. KARMA Cabernet Sauvignon – Öküzgözü, serinin en güçlü, gövdeli ve eskitilmeye elverişlisi; KARMA Merlot – Boğazkere, her iki üzüm cinsinin varietel özelliklerini burunda en güçlü biçimde hissettiren, kompleks ve meyvemsi olanı; KARMA Gamay – Boğazkere, damakta yumuşak akıcılığını en fazla hissettireni olarak göze çarpıyor.

KARMA serisi çok sınırlı sayıda üretildiği için tüketiciler KARMA serisine özel sipariş yöntemiyle ulaşabilecek ve şaraplarını adreslerine teslim alabilecekler ya da seçilmiş bazı restaurantlarda KARMA serisini tadabilecekler.

Uluslararası pazarda Türk şaraplarının daha güçlü olabilmesi için sizce neler yapılması gerekiyor?

Türkiye’de tüketim miktarı fazla artmasa da kaliteli şarap tüketiminde bir artış olduğu gözlenmektedir. Yurtdışındaki prestijli yarışmalarda şaraplarımızın aldığı madalyalar kaliteli şarap üretiminde katettiğimiz mesafeyi çok net olarak bize göstermektedir. Türk şarapları aldığı madalyalarla uluslararası alanda da dikkat çekmeye başladı. Nitekim Newsweek, 6 Ekim 2003 tarihli sayısındaki global iklim değişikliğinin bağcılık ve şarapçılık sektörüne etkisi ile ilgili haberde Türkiye ve Doluca’ya yer verdi. Haberde Türkiye için; “En geniş bağ alanı olarak 5. sırada yer alıyor. Doluca gibi “yeni dünya stili” üreticileri sektörde yol gösterici oluyor” deniyordu.

Ama tabii uluslararası alanda Türk şaraplarının bilinirliliğini yükseltmek için üreticilerin ve devletin işbirliği yapması gerekiyor. Nasıl şimdi şarapseverlerin zihninde bir Avustralya şarabı, Şili şarabı imajı var ise bir Türk şarabı imajı da oluşturulmalı. Bunun geri dönüşümü bütün üretici firmalara olumlu bir şekilde olacaktır.
Önümüzdeki günlerde sektörünüzde ne gibi gelişmeler bekliyorsunuz?
Önümüzdeki dönemlerde de sektörde bağlara, ürün çeşitliliğine ve tüketicilerin bilinçlenmesine yönelik yatırımların artacağını düşünüyoruz. Rekabette kalite çok büyük bir unsur. Doluca Türkiye’de kaliteli şarap üretiminin öncü kuruluşlarından biri. Doluca olarak, Kaliteli şarap üretimine yönelik yatırımlarımıza devam edeceğiz. Bu yatırımlarımızı bağcılık, tesis ve teknoloji, yeni ürünlere yönelik Ar-ge çalışmaları ve insan kaynakları olarak 4 ana başlık altında toplayabiliriz. Öncelikle şarap üretiminde bağcılık çok önemli. Çünkü, iyi bir üzümden kötü bir şarap yapabilirsiniz, ama kötü bir üzümden iyi bir şarap yapamazsınız. O yüzden bağcılık ile ilgili yatırımlarımıza sürekli olarak devam ediyoruz. Bununla birlikte her sektörde olduğu gibi bu sektörde de teknoloji sürekli gelişiyor. Biz de yurtdışındaki bu gelişmeler doğrultusunda tesisimizi geliştiriyor ve yeniliyoruz. Tüketicilerimize farklı lezzetler sunabilmek ve ürün çeşitliliğimizi arttırmaya yönelik tüketici araştırmaları, yurtdışındaki gelişmeler ve trendler doğrultusunda Ar- Ge çalışmalarımız devam ediyor. Bu doğrultuda Türk şarap sektöründe çığır açacak KARMA serisinden sonra, 2004 yılında 3 kırmızı şarabımızı daha tüketicilerimizle buluşturacağız. Tabii bütün bu yatırımlar içinde insan kaynaklarının önemli bir yeri var. Hep birlikte daha ileriye gittiğimiz çalışanlarımıza yönelik olarak yatırımlarımız da sürekli olarak devam ediyor. Ayrıca tüketiciye bilinçlendirmek adına yaptığımız pazarlama faaliyetlerimizi de çeşitlendirerek arttıracağız. 

 

 

 

 

Süt ve Ürünleri
Kuruyemiş
Çay
Ekmek
Alkollü İçecekler
Tavuk

 

Neden Yazılım Devi Olamadık ? (Melek BAR ELMAS)
Genel Müdürümüz Melek BAR ELMAS TRT Televizyonuna "Üretimden Kalkınmaya" programına konuk konuşmacı olarak katıldı...
Melek BAR ELMAS "RADYO PINK"te...(22 ve 24 Nisan 2007 tarihlerinde)
İnternet ortamında "Destek Hizmetlerimiz" başladı. 02.10.2006
"Türkiye Bilgisayar Yazılım Meclisi" oluşturuldu.
KAGİDER'in ikinci üye Workshop'u 28 Mart 2007 tarihinde Genel Müdürümüz Melek BAR ELMAS'ın da katılımıyla gerçekleşti.
Alem Dergisi (21.03.2007) KAGİDER'de Görev Değişimi
Pazarola Dergisi : "Ödül, Gurur, Bilgisayar, Poğaça" Şubat 2007
Ücretsiz "Temel MS Excel" seminerimizi gerçekleştirdik. 31 Ocak 2007
Ücretsiz "Temel MS Windows" seminerimizi gerçekleştirdik. 10 Ocak 2007
İşte "Akıl İşleri" GLOBAL Aralık 2006
© Copyright MERLİN BİLGİSAYAR 2005